Bağımlılık Nedir?
Bağımlılık kişiye haz veren maddenin, durumun veya olayın bireyde sürekli olarak tekrarlanma isteği yaratması ve yoksunluktan kaçınmak için bir öncekinden daha yüksek kullanımda bulunarak tolerans geliştirmesine neden olarak, bireyin psikolojik ve fiziksel sağlığını etkileyen bir hastalıktır. Bağımlılığın literatürde hastalık olarak geçmesinin nedeni, bağımlılık sonucuyla vücutta özellikle beyinde oluşan nörolojik değişimlerdir. Bağımlılık durumunda kişide nörolojik birtakım etkiler görünmektedir. Bu etkiler kullanılan maddenin cinsine göre değişmekte olup genel olarak sempatik sinir sisteminin uyarılmasına veya dopamin ve seratonin salınımını arttırılmasına neden olur.
Bağımlılık Belirtileri
DSM-5 Tanı Ölçütleri Başvuru Kitabına göre Madde ile ilişkili bozukluklar 12 aylık bir süreç içinde olmalı ve aşağıdaki kriterlerden en az 2 belirti görünmelidir:
- Görevlerini yerine getirmede aksama
- Yineleyici bir şekilde tehlikeli olabilecek durumlarda madde kullanma
- İlişki içinde bulunduklarıyla sorun yaşama
- Maddenin neden olduğu sorunlara rağmen devam etme
- Tolerans
- Yoksunluk

- Niyetlenenden daha uzun sürede maddeyi alma
- Niyetlenenden daha yüksek oranda maddeyi alma
- Başarısız kontrol ve azaltma girişimleri
- Maddeyi elde edebilmek için çok zaman harcama
- Sosyal aktiviteler, hobiler ve iş aktivitelerinde azalma
- Maddeyi kullanma konusunda güçlü istek
Peki Neden Bağımlı Oluruz?
Öncelikle bağımlılık her kişinin yaşayabileceği bir hastalıktır ve bağımlılık sadece madde ve alkol bağımlılığından oluşmayıp son yıllarda dünyada fazlaca görülen internet bağımlılığı veya kumar bağımlılığı gibi alt tanıları da bulunmaktadır. Bağımlılık sadece bir nedene bağlı olarak oluşan bir hastalık değildir. Yeşilay Danışmanlık Merkezi’nin tanımına göre bağımlılığın oluşmasında psikolojik, kültürel, biyolojik ve sosyal nedenler bulunmaktadır.
Bağımlılığın Psikolojik Nedenleri

Bireyin çocukken yaşadığı ortam, ebeveynleri ile olan ilişkisi, ebeveynlerin birbiriyle olan ilişkisi veya aileye katılan kardeşle olan ilişkisi gibi bireyin çocukluk deneyimlerinden gelen olaylar ergenlik ve yetişkinlik döneminde bağımlılık yaratacak madde ve durumla karşılaştığında vereceği tepkiyi etkileyebilir. Bu durumların ötesinde küçüğe yönelik fiziksel, cinsel veya psikolojik istismar aile içi şiddet, sevilen birinin kaybı veya araç kazaları gibi travmatik deneyimler de bağımlılık açısından risk faktörleridir. .
Travmatik olaylara maruz kalanlar arasında madde kullanım bozukluğu gözükmesi yaygındır ve madde kullanım bozukluğu yaşayan kişilerin travma geçmişinin olma olasılığı daha yüksektir. Ayrıca travma mağdurlarının travmanın olağan etkilerini azaltmak veya hafifletmek üzere madde bağımlılığı geliştirmesi de yüksektir.
Bağımlılığın Biyolojik Nedenleri
Bireyin ailesinde madde veya alkol bağımlılığı geçmişi olması önemli bir etkendir ama yalnızca genetik yatkınlık bu konuda bağımlılığın nedeni olmayı üstelemez.
Madde kullanımı genellikle haz ve keyif verici duygularla bağlantılıdır ve beynimizdeki dopamin kanalları da keyifle bağlantılıdır. Bağımlılık davranışı orbifrontal kortekse etkide bulunur ve aktivasyonu arttırır.

Çeşitli türlerdeki maddeler, beynin çeşitli bölgelerine etkide bulunur. Kokain maddesi de dopamin geri alımının in aktivasyonunu engeller. Ekstazi maddesi beyindeki serotonin salınımını arttırır. Alkol ise dopamin ve seratonin artışına neden olur ve glutamat reseptörlerini kitleyip bireyin bilişsel yavaşlama yaşamasına neden olur.
Bağımlılığın Sosyokültürel Nedenleri
Kültürel normlar içinde kadın ve erkekler arasındaki alkol içme davranışı arasında fark bulunabilir. Bazı araştırmalara göre ülkeler arasındaki bağımlılık hakkında birtakım farklar bulunmaktadır ve bunun en büyük nedeni kültürel farklılıklardır. Smart ve Ogburne’nin 2000 yılındaki araştırmasına göre öğrenciler arasında alkol kullanımı Galler’de (İngiltere) %99 iken Zimbabwe’de (Afrika) %32’dir.

Bağımlılık yaratacak maddeye olan erişim kolaylığı da burada çok önemli bir faktördür. Erişimin kolay olduğu ve hazır olduğu ortam ve toplumlarda kullanıcı sayısı artabilmektedir.
Öte yandan değinmek istediğim bir konu ise kişinin sosyal çevresinin onu bağımlılık yaratacak davranışlarda bulunmasına etki ettiğinin önemi kadar kişinin de bazı durumlarda bağımlılık yaratacak maddeler kullanan kişilerin de olduğu sosyal çevrelere girme eğiliminde bulunmasıdır. Kısacası bağımlılık ve sosyal çevre doğrudan ilişkilidir.( Bullers,Cooper ve Russel, 2001)
Son olarak ise yalnız değilsiniz, yardım almak için psikiyatri kliniklerine başvurabilirsiniz.
Sağlıklı ve mutlu günler dilerim.
Psikolog Ceren Çakır
Kring M. & Johnson L. & Davison C. Anormal Psikoloji
Örken C, Tavşanlı E. Madde Bağımlılığının Nörolojik Etkileri
